Korkut ÖZAL vefat etmiş.
Herkes onu Turgut ÖZAL’ın kardeşi olarak
tanır. Hatta bu tanıma birazda bulunduğu konumlara Turgut ÖZAL’ın kardeşi
olması hasebiyle geldiği gibi bir örtülü anlamda içerir.
Oysa
Yaşça küçük olan Korkut ÖZAL’dır. Her
iki kardeş 1950’li yıllarda İTÜ’de lisanslarını tamamlayıp lisansüstü eğitim
için ABD’ye gidiyorlar. Bir bankada memur olan baba ile öğretmen annenin
çocukları. Baba tarafı Malatyalı anne tarafı Tuncelili olan taşradan birinin
eğitim için yurtdışına nasıl gittiği ve eğitim masraflarını nasıl karşıladığı
ve nerelerden burs sağladığı hep muamma olmakla birlikte her iki kardeş bu işi
başarıyorlar. Üstelik bu dönemde her iki kardeşte evli ve çocukları var.
ABD’den dönüşte Turgut Elektrik İşleri
Etüd İdaresinde mühendis olarak çalışırken Korkut ODTÜ de öğretim görevlisi
oluyor ve 1965 te Profesör oluyor.
Turgut , S. Demirel’in de desteğiyle DPT’de
bir süre çalışırken (aynı dönemde DPT’de çalışan Yalçın Küçük’ün Turgut ÖZAL
ile ilgili düşünceleri ilginçtir. Kitaplarında vardır bulursanız okuyun) bir
sürede özel sektörde çalışıyor.
Korkut 1973 yılında MSP’den Erzurum Milletvekili
seçiliyor. 1974 ve 1975 lerde kurulan hükümetlerde Gıda Tarım ve Hayvancılık
Bakanı. Bu dönemde Turgut mühendislik yaparak para kazanma peşinde.
1977 yılında her iki kardeş MSP’den
milletvekili olabilmek için seçime giriyor. Korkut bir kez daha Erzurum’dan
milletvekili seçilip kurulan MC Hükümetinde İçişleri Bakanı olurken İzmir’den
aday olan Turgut seçimi kazanamıyor. Seçim çalışmaları sırasında en büyük
desteği o dönemde İzmir’de yaşayan F. GÜLEN yapıyor. (Bu dayanışma 1980 sonrası
devam edecek F. Gülen grubu gerek Özal gerekse ondan sonraki iktidarların -özellikle
AKP’nin- katkıları ile büyüyüp gelişecek ve 2016 yılında ülke yönetimini
elegeçirme denemesi yapacaktır.)
Turgut’un siyasete atılması için gereken
bağlantılar Korkut tarafından sağlanıyor . Yani küçük kardeş ağabeyine referans
oluyor. Siyasette önünü açıyor.
1980 ihtilali ve dizayn edilen siyasetle
Turgut’un önü açılırken Korkut siyasi yasaklı. Ayrıca geçirmiş olduğu ağır
trafik kazası sebebiyle uzun süre siyasetle uğraşamıyor. Ancak Turgut’un
ölümünden sonra 1995 seçimlerinde ANAP’tan aday olarak birkez daha milletvekili
seçilecektir. 1997 yılında ANAP’tan istifa ederek Demokrat Partiye katılacak ve
Genel Başkan olacaktır.
Demokrat Parti Genel Başkanlığı yaptığı
dönemde genelbaşkan vekili olan kişi daha sonra AKP’nin kurucuları arasında
bulunup MKYK üyesi olan ve R.Tayyip ERDOĞAN’ın danışmanlığını Hasan Cüneyd
ZAPSU’dur. ZAPSU daha önce paylaştığımız “Yerli ve Milli” serisi yazılarımıza
da konu olmuş ve teferruatlı bilgi verilmiş bir kişi. (Toplam 5 yazı ,okuduğunuzda
ne demek istediğimizi daha net anlayacaksınız)
Bugün öğreniyoruz ki C. ZAPSU Demokrat
Parti Genelbaşkan yardımcısı olduğu dönemde R. Tayyip ERDOĞAN’ı iktidara
taşımak için 1999 yılında yapılan toplantılara katılmış. Yani kendi partisi
dururken bir başkasını iktidara taşımak için çalışmış. Bu alanda T. TÜRKEŞ ve
Ş. B. YAHNİCİ tek sanıyorduk değilmiş buraya H.C.ZAPSU’yu da ekledik. Yine ATP
ve MHP’nin yanına DP’yi de eklemek lazımmış.
Ayrıca Barış YARKADAŞ’tan öğreniyoruz ki
RTE’nin iktidara taşınması ve BOP ile ilgili teklif D. BAYKAL’a ZAPSU aracılığı
ile yapılmış. YARKADAŞ her ne kadar BAYKAL’ın bu teklifi kabul etmediğini ileri
sürmüşse de yaşanan olaylar ve başka kaynaklardan edindiğimiz bilgiler bu
YARKADAŞ’ın bu iddialarını teyit etmemektedir.
Korkut ÖZAL , AKP iktidarının oluşmasını
sağlayan gizli kahramanlardan (!). ZAPSU’yu milli görüş dolayısıyla AKP ile
tanıştıran kişi K. ÖZAL’dır. Yine ZAPSU ile TOPBAŞ’ları tanıştıran ve BİM’in
kurulmasını sağlayan kişi K. ÖZAL’dır.
Bir tv konuşmasında (ulusaltv Ceviz
Kabuğu) 40 yıldır bir tarikata bağlı olduğunu söyleyen K. ÖZAL , Çamlıca Subaşı
camiinde kadınlı-erkekli birlikte Cuma namazı kılan , cemaate Cuma namazı
kıldırarak imamlık yapmaya kalkan başı açık Beyza ZAPSU’nun eşi ,H.Cüneyd ZAPSU’ya
referans olarak onu sisteme sokan, birlikte siyaset yapan ve uzun yıllar
yanında bulunduran kişidir.
Tüm bu ilişkilere, olaylara normal bir
pencereden bakınca anlamlandırmak mümkün görünmüyor.
Blogumuzda daha önceki paylaştığımız
yazılarda Türkiye’nin en büyük probleminin “Kripto Gayrimüslimler” olduğunu
söylemiştik. Türkiye’nin derinlerinde bir iktidar değişikliği yaşandığını , son
dönemde yaşadığımız pek çok sıkıntının kaynağının bu gizli mücadele olduğunu
ifade etmiştik.
Yine AKP’nin bir “Pakradun” hareketi
olduğunu belirtmiştik. İşte K. ÖZAL bu pakradun hareketini organize eden, yöneten
en önemli figürlerden biriydi.
ÖZAL’ların Pakraduni kökenli olduğunu
iddia eden biz değiliz. Bu iddia yaklaşık 15 yıldır var ve kitaplara konu olmuş
durumda. Mesela aşağıda linki bulunan Milli Çözüm dergisinin editörü , Refah
Partisi seminercisi ve Milli Görüşçü Ahmet AKGÜL’ün “Osmanlı’dan Cumhuriyete
Kripto Yahudiler Pakraduniler” isimli kitabı. Kitap 2011 de piyasaya çıktı ve
halen satılmakta. Bildiğimiz kadarıyla kitabın yazarına karşı açılmış bir dava
ya da toplatılmasına ilişkin bir talep yok. Kitapta aşağıdaki linkte yeralan
içerik geniş geniş anlatılmakta…
Bugün K.ÖZAL'ın cenazesinde aynı ayin tekrarlanacak mı acaba?
Aynı kitapta bugün Saadet Partisinde
olan Oğuzhan ASİLTÜRK ve siyasi dönmeciliğiyle ünlü Doğu PERİNÇEK’in de
Pakraduni olduğu bilgisi yeralmakta.
İtiraf edelim ki bu iddiaları ilk
duyduğumuzda biraz mesafeli yaklaşmıştık. 2000’li yılların ilk yarısında Turgut
ÖZAI’ın cenazesi ile bu iddialar bir tv programında canlıyayında dile
getirildi. Bunun üzerine K. ÖZAL telefonla canlıyayına bağlandı. Lafı eveleyip
geveleyerek geçiştirme ve topu taca atma yoluna gitti. O tavır Özalların
Pakraduniliği hususunun doğru olma ihtimalinin yanlış çıkma ihtimalinden fazla
olduğunu düşündürttü.
…
Korkut ÖZAL vefat etmiş.
Pakradun Hareketinin kurulmasına öncülük
eden ve gerek hareket içerisinde gerekse dışarıdaki ilişkileri düzenleyen ,
hareketin organize bir şekilde Siyasal İktidarı elegeçirmesini sağlayan en
önemli figürlerden biriydi. Son 15 Temmuz hadisesininde katkısıyla yeniden
dizayn edilecek “Devlet”te asıl iktidarı da elegeçirecekler gibi görünüyor. Bu
günleri göremediği için onun adına üzelmeli miyiz?
Bilemiyoruz…
AKP'yi iktidara taşıyan vakıf, dernek gibi tüm kurumlarda kurucu, başkan , üye , danışman olarak K. ÖZAL'ı görebilirsiniz. Bu sebeple Siyasal İslamcılar methiyeler dizerek onun mümin olduğuna ve İslam'a hizmet ettiğine şehadet edeceklerdir.
Biz Hangi İslam'a hizmet etti diye soralım ve toprağı bol olsun demekle yetinelim…