29 Nisan 2016 Cuma

İslamcı Ahlakı(!)


           2002 yılında yapılan seçimde AKP'ye oyvermemiştim. Ancak "İnşallah bu ülke için , bu millet için birileri birşey yapar ve inşallah da bu adamlar yapar" diye çevremdekilere söylemiştim. O dönem çevremde olan bazı arkadaşlar "çok iyiniyetli" olduğumu bunların da daha önce iktidara gelenlerden farkı olmadığını söylemişlerdi. O dönem günlük siyasetin içerisinde olduğumuzdan bazı bilgilere sahip değildik ve gerçekten de iyiniyetliydik. AKP'ye bir şans verilmesi ve icraatleri sonucuna göre değerlendirme yapılması gerektiğini düşünüyor ve söylüyorduk.

          Ne yalan söyleyelim yanılmışız

          Herkesin ama herkesin -Cemaatten Pkk'ya kadar- kandırdığı RTE ve ekibi de bizi kandırmış.

          Alemin safı(!) bizmişiz.

          Şimdi dönüp geriye bakınca aslında aldatıldığımıza ya da aldatılacağımıza dair verilerin o dönemde - hatta çok daha uzun yıllardır - ortada olduğu ve bizim bunu farketmediğimizi görüyoruz. Ne zaman ki günlük siyasetten arınmaya ve kendimizi bilgi toplamaya verdik o gün aklımız başımıza geldi.

          Şunu açık yüreklilikle söylemeliyiz ki hayatımızda AKP'ye oyvermedik. Milli görüş çizgisinden gelen partilerden Refah Partisi ile MÇP ve IDP'nin 1991 de kurduğu ittifaka (RP çatısı altında girmişlerdi) ve 2015 Haziranında Saadet Partisi ile BBP'nin (SP çatısı altında girmişlerdi) kurduğu ittifaka oyvermişliğimiz var. Ayrıca 2011 de yapılan referandum da da Anayasa değişikliği doğrultusunda kabul oyu kullandık.. Onun dışında bırakın AKP'yi Milli Görüş çizgisinden gelen partilere de oyvermedik.

          Buna rağmen kendimizi kandırılmış hissediyor ve bundan rahatsızlık duyuyoruz. Son 15 yıl içerisinde AKP'yi destekleyen ve sahiplenen insanların neler hissettiğini tahmin edemiyoruz. Yaşanan bunca olay ve yapılan bunca hatadan sonra rahatsızlık hissetmeyen , vicdan muhasebesi yapmayan/yapamayan insanların varlığına şahit olmak üzüntü verici.

         Biz olayın bu tarafından bakıp üzülürken bazı AKP'lilerin bizim durumumuza ve niçin hala AKP'yi desteklemediğimizi düşünüp üzüldüklerini de duyuyoruz. Biz de bir eksiklik (akıl,zeka her ne derseniz) olduğuna bu sebeple AKP'yi ve icraatları görmediğimize hükmediyorlar.

          Çok şükür zekamız da , aklımız da yerinde herşeyi görüyoruz. Herşeyi değerlendiriyor ve anlamlı sonuçlar elde etmeye çalışıyoruz. Kimseye haksızlık yapma derdinde değiliz kimseye haksızlık yaptığımızı da düşünmüyoruz.

           İnsaf en iyi adalettir. Kimseye insafsızlık etmiyoruz. AKP'yi ve dolayısıyla ülkeyi yönetenlerin gökten zenbille imediğini ve peygamber olmadıklarını görüyoruz. Siyasi düşüncenin ve desteklenen partinin bir "inanç" alanı olmadığını da biliyoruz. Dahası hayatın beyaz ve siyah (siyah renk değildir aslında renksizlik halidir) olmadığını bazı kıvrımlarında başta gri olmak üzere farklı renklerin ve tonlarının bulunduğunu idrak edecek kadar akla ve bilgiye sahibiz.

          Bu idrak seviyesine ulaşmamış , siyaseti bir inanç alanı olarak gören insanların sağlıklı düşünmesi , renkler arasındaki farkı görmemesi normal  , kendi gibi düşünmeyen diğer insanlara tepeden bakması da ahlaki olmasa bile insani, bir durum.

          Yazının başında  belirttiğimiz "inşallah bu adamlar yapar" derken bu adamların yapmaması halinde "İslami referans" kullanan hiçbir grubun bir daha iktidar yüzü göremeyeceğini de düşüncelerimizi açıkladığımız ortamlarda dile getirmiştik.

         Tabiat boşluk kabul etmediği gibi tabiattaki herşey zıttı ile kaim.

         Akp ve yöneticileri CHP zihniyetini eleştirip , onun tam zıttı söylemle ortaya çıkarken zaman içerisinde CHP'leşti ve CHP'lileşti. Bu söylediklerimize itiraz edeceklerdir. İtiraz etmeleri bu gerçeği değiştirmeyecek. Farkına varamadılar ama dilden dökülenler farklı olsa da uygulamalar CHP ve CHP'li ile aynileşti.

          CHP zihniyetini İslam düşmanı ilan eden İslamcılar İslam'a CHP'den daha fazla zarar verdi/veriyor.

          CHP'nin maneviyatı bitirdiğini söyleyen AKP'liler manevi değerler üzerinde rakkase kesilmiş durumda.

          İski skandalı sebebiyle CHP'ye hırsız damgası yapıştıran İslamcılar 17/25 Aralık'ın mali boyutunu görmezden geliyor. İski skandalı patlak verdiğinde CHP olayın üstünü kapatmamış -en azından- olayın irdelenmesine engel olmamıştı. İslamcı AKP'liler iktidar erkini kullanarak polisleri , savcıları görevden alma yoluna gitti.

           CHP'yi seküler ahlakla ya da ahlaksızlıkla itham edenler Karaman'da yaşananları görmezden gelerek zevahiri kurtarma çabasında. Tecavüzün , tacizin haddi hesabı yok. İslam Peygamberinin yasakladığı , Hz. Ali'nin "Kimin Mut'a nikahı yaptığını duyarsam onun kafasını uçururum" dediği ve hiçbir soru işaretine mahal burakmayacak şekilde yasaklanmış olan Mut'a gırla gidiyor. Saatlik , gecelik , günlük mut'a nikahları. Ukrayna'ya , Almanya'ya İslamcı müselmanlar (!) için seks turları...

            İhaleye fesat karıştırma , adam kayırma , partizanlık yapma ,rüşvet alma ve komisyonculuk milli spor haline getirilmiş durumda. Her yol var. Pragmatizmin ve politik ilkesizliğin kuramcısı sayılan Machiavelli bu hususta İslamcıların fersah fersah gerisinde . Toprağı bol olsun Machiavelli bu İslamcıları görse yazdığı o kitapların tamamını yerdi. Machiavelli hedefe ulaşmak için her yol mübahtır derken dini yok sayıyordu ama dini bir yol olarak kullanmıyordu. Mevzu şeytana uyup günah işlemekle günah işlemek için şeytanı kullanmak gibi bir durum arzediyor. 

            Sorarsan CHP dinsiz , AKP müslüman...

            Ne yalan söyleyelim CHP ile AKP'nin yaptıkları ve yaklaşımları kıyaslanınca görece CHP daha ahlaklı görünüyor. Daha omurgalı ve delikanlı bir duruş sergiliyor.

           ...

           Kendimizi ve toplumu Protestan Ahlaktan koruyalım derken "İslamcı Ahlakından(!)" koruyamadık.

           Ve Ahlak treni İslamcılarımız tarafından raydan çıkartıldı.

           Yazık...